İnsan Hakları

Published on Şubat 2nd, 2022

0

Sömürgecinin sesi Anayasa Mahkemesi: Yüksekdağ’ın tutukluluk süresinde hak ihlali yok

Anayasa Mahkemesi (AYM), eski HDP eş genel başkanı Figen Yüksekdağ’ın üç yıl bir aylık tutukluluk tedbirinin ‘ölçülü’ olduğunu savunup ‘kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edilmediğine’ hükmetti.

Yüksekdağ hakkında AYM’ye 26 Şubat 2021 tarihinde yapılan başvuruda karar çıktı.

Mezopotamya Ajansı’nın aktardığına göre başvuru Yüksekdağ’ın ‘tutuklama tedbirinin hukuki olmaması’‘tutukluluğun makul süreyi aşması’, ‘tutukluluk incelemelerinin yapılmaması, tahliye talepleri ile tutukluluğa yönelik itirazların kısa sürede karara bağlanmaması’ ve ‘tutukluluk incelemelerinin hâkim/mahkeme önüne çıkarılmaksızın yapılması’na dair kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine ilişkin yapıldı.

AYM, Yüksekdağ’ın 4 Kasım 2016 tarihinden bu yana yargılandığı dava dosyasındaki tutukluluk kararının devamına yönelik ihlal başvurusunu incelemesinde, daha önce “Açıkça dayanaktan yoksun” diyerek reddettiği başvuruyu da hatırlatt;ı tutuklama tedbirinin hukuka aykırılık konusunu da incelemeyerek mükerrer başvuru olduğunu belirtti.  

Yetkisizlik kararı

Yüksekdağ’ın ilk tutuklanmasının ardından 1 Şubat 2017 ile 28 Nisan 2017 tarihleri arasında resen tutukluluk incelemesi yapılmadığı için kişi hürriyeti ve güvenlik hakkı ihlal edildiğine dair başvuruya ilişkin AYM, Anayasa 19’uncu maddenin kapsamına girmediğini öne sürerek yetkisizlik kararı verdi. 

Yüksek mahkeme, Yüksekdağ’ın ‘tahliye talepleri ile tutukluluğa yönelik itirazlarının kısa sürede karara bağlanmaması’ ihlaline dair de belge gönderilmediğini ve genel ifadeler kullanıldığını öne sürdü. AYM, buna dair başvuruyu da “Dayanaktan yoksun” diyerek, kabul etmedi.  

Yüksek mahkeme, tutukluluğun makul süreyi aşmasına dair de Yüksekdağ’ın aldığı cezaların infaz edilmesiyle tutuklulukta geçen sürelere yer verdi.

AYM, Yüksekdağ’ın 4 Kasım 2016-27 Temmuz 2017 tarihlerinde sekiz ay 23 gün ve 16 Aralık 2018-23 Ocak 2019 tarihlerinde bir ay 7 gün tarihleri arasında ve yine 25 Eylül 2019 tarihinden itibaren tutuklu olduğunu belirterek, şu yorumda bulundu: “Tutukluluğunun devamına dair sulh ceza hâkimlikleri ve ağır ceza mahkemeleri tarafından verilen kararlarda atıf yapılan ve soruşturma/kovuşturma dosyasında bulunduğu belirtilen delillerin içeriği ile bu delillerin kuvvetli belirti açısından Anayasa Mahkemesi tarafından tespit edilen olgusal değerini tutuklama tarihinden sonraki süreçte de koruduğu dikkate alındığında başvurucunun tutukluluğunun devamı kararlarının suç işlendiğine dair kuvvetli belirtinin bulunması hususu yönünden ilgili ve yeterli olduğu değerlendirilmiştir.”

‘Milletvekiliyken tutuklu kaldığı süre gerekçe gösterilemez’

Tutukluluk devam kararlarını ‘ölçü’ yönünden de inceleyen yüksek mahkeme, Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nin görülen Kobani Davası’nda verdiği tutuklama devam gerekçesini esas aldı. AYM, ayrıca daha önce verdiği Mustafa Balbay, Gülser Yıldırım, Selahattin Demirtaş kararlarına atıfta bulunarak, Yüksekdağ’ın ‘milletvekiliyken tutuklu kaldığı sürenin kısa olmasını gerekçe göstererek içtihat olarak kabul edilmeyeceğini’ savundu. 

Kararda, Yüksekdağ’ın 4 Kasım 2016 tarihinden sonra tutuklanması ardından 21 Şubat 2017 tarihinde milletvekilliğinin, 9 Mart 2017 tarihinde de parti üyeliğinin düşürüldüğünü hatırlatılarak, şunlar kaydedildi: “Başvurucunun milletvekili ve bir siyasi partinin genel başkanı sıfatını taşıdığı dönemde geçen tutukluluk süresi dört ay beş gündür. Tutuklanmasına karar verilen kişinin milletvekili olmasının bu tedbiri otomatik olarak ölçüsüz kılmayacağı ve başvurucunun milletvekili/bir siyasi partinin genel başkanı sıfatıyla tutulmasının uzunca bir süre devam etmediği de gözetildiğinde dört ay beş günlük sürenin yaklaşık üç yıl bir ay boyunca devam eden tedbirin ölçülülüğü açısından bir sorun oluşturmadığı değerlendirilmiştir.”

Tags: , , ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑