Makaleler

Published on Ağustos 21st, 2021

0

‘Sınır namustur’ haaa! | Suat Bozkuş


Kıbrıs’ın işgaline, Efrîn ve Güney Kürdistan’ın işgaline, Şengal’in bombalanmasına, Şemdinli’de ormanların-dağların yakılmasına EVET deyip sonra da “Sınır namustur” diye caz yapmak muhalefet değil, halk düşmanlığıdır!

ABD’nin Afganistan’ı terk etmesi birçok yeni soru ve sorun yarattı. Bunun ilk görüneni göç eden halkın durumudur. ABD’nin kendi elemanlarını taşıdığı geri kalanlarını da Allah’a emanet ettiği anlaşılıyor. Bu halk da bir yandan uçakların tekerleri arasına sıkışırken bir yandan da Türkiye’ye doğru göçe başladı.

Millet İttifakı partileri ciddi ciddi “Sınır namustur” kampanyası açmışlar. Erdoğan’ı sınırları koruyamadığı için eleştiriyorlar ve sınırları korumaya çağırıyorlar. Sanırsınız emperyalist bir güç Türkiye’yi işgal ediyor da, ona karşı vatan savunması yapacaklar. Hiç hayale kapılmayın. Onların ki çok ucuz kabadayılık. Afganistan’dan kaçan siviller sınırlarımızı ve namusumuzu çiğniyormuş da, onlara karşı sınırları koruyacaklarmış. Yoksa namusumuz kirlenirmiş.

Bu kampanyanın elebaşlarına sormak gerek:

Siz böyle ucuz kabadayılık yaparak sığınmacılara karşı linç saldırılarına destek veriyorsunuz, onları cesaretlendiriyorsunuz. Bu sığınmacılar büyük ölçüde sizin de destek verdiğiniz “sınır ötesi harekat” adlı işgallerin sonucu değil midir?

Meclisten şimdiye kadar geçen “sınır ötesi harekat” tezkerelerinin bir tekine bile karşı çıktınız mı?

Şu anda Türkiye’nin nerede askeri gücü var ve niçin var? Bunlara karşı çıktınız mı?

Türkiye’nin neresinde, ne kadar ve kimin askeri gücü var? Bunları kim çağırdı ve bunarın amacı nedir? Bunlar namusunuza halel getirmiyor mu?

Erdoğan Şam’da Cuma namazı kılmaya kalktı. Gitmeyince oradaki halk Hacı Bayram’da Cuma namazı kılmaya geldi.

Erdoğan, Kabil havaalanının güvenliğini sağlayacaktı. Kim için, neyin güvenliği olacağı anlaşılmadan bu proje rafa kalkınca Afganlılar da Türkiye’ye doğru harekete geçti.

Eşeğini dövemeyen semerini dövermiş. İktidarın ırkçı-işgalci politikalarına karşı çıkmayan sözde muhalefet şimdi perişan sivillerin linç edilmesine yol açan mülteci-göçmen düşmanlığı üzerinden prim toplamaya çalışıyor.

Bu kargaşa içinde herkes göçmenlere karşı kışkırtılırken, Erdoğan esas hedef olarak Güney Kürdistan’ı da işgale girişiyor. Adım adım her yere asker göndermeye ve işgale çabalıyor.

Son günlerde Güney Kürdistan’ın her köşesine yönelik yapılan kanlı saldırı ve katliamlar tehlikeli boyutlara varmıştır. Özellikle Şengal’e yönelik saldırılarda hastane gibi sivil hedefler ve halkın yaşam alanları da hedeflenmekte, tahrip edilmektedir. Erdoğan Afganistan kargaşasını da bir lütuf olarak kullanıp kendi işgalci emellerini gerçekleştirme gayretindedir.

“Sınır namustur” kampanyası açan İYİP ve CHP bu dediklerinde samimi iseler öncelikle şimdiye kadar işgal tezkerelerine verdikleri desteklerden dolayı kapsamlı bir özeleştiri yapmalıdır. Sonra da TBMM’yi derhal toplantıya çağırıp Libya’dan Ermenistan’a kadar sınır ötesindeki bütün askeri güçlerin hemen geri çağrılmasını önermelidir.

Erdoğan diktasının savaş ve işgal politikalarına açıkça karşı çıkmayan, hatta destek veren bir muhalefetin bütün söylemleri palavra demektir. Çünkü savaş ve işgal politikalarını savunmak ezilen yoksul halkları birbirine kırdırmak demektir. O zaman da, bunu kimin adına-kimin çıkarına yaptıklarını sorgulamak gerekir.

Sınır namustur-namussuzluktur gibi cinsiyetçi bir söyleme sarılmaları da ayrı bir faciadır.

Ama onların anladığı dilden konuşursak, bütün savaş-işgal tezkerelerine evet deyip halen de Rojava, Şengal ve Güney Kürdistan’da süren işgale karşı çıkmayıp “sınır namustur” demek hiçbir kitaba sığmayan bir alçaklıktır.

Kıbrıs’ın işgaline, Efrîn’in işgaline, Güney Kürdistan’ın işgaline, Şengal’in bombalanmasına, Şemdinli’de ormanların-dağların yakılmasına EVET deyip sonra da “Sınır namustur” diye caz yapmak muhalefet değil, halk düşmanlığıdır!

Öcalan yoldaşın açıkça ifade ettiği gibi biz devrimciler “Coğrafi sınırlara karşı değil sosyal ve siyasal sınırlara karşı savaşıyoruz.” Bunun tersi tutucu, milliyetçi, sömürgeci ve ırkçı bir tavırdır.


Suat Bozkuş – Özgür Politika – 20.08.2021

Tags:


About the Author



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to Top ↑