İnsan Hakları

Published on Mart 26th, 2022

0

Mülteciye verilen skandal karardan geri dönüş!

Diyarbakır/Lice doğumlu doktor Esra.Y.’nin iltica müracaatının BAMF’ın verdiği ret kararına itiraz duruşması, Stuttgart İdare Mahkemesi’nde yapıldı.

Gül Güzel (Stuttgart)

Sürecin, verilen mücadeleyle değişmesini izlemek nadir de olsa artık mümkün. Bu durum örnek bir mahkeme ile mümkün olduğunda daha da anlam kazanıyor.

 Amed/Lice doğumlu doktor Esra.Y.’nin iltica müracaatının BAMF’ın verdiği ret kararına itiraz duruşması, 25 Mart 2022, saat 11.00’de Stuttgart İdare Mahkemesi, Augustenstr.5 numaradaki binasında yapıldı. Duruşmada mahkeme hakimi, BAMF dairesinden 2 kişi, Esra.Y.’in avukatı ile bir tercüman, 1 gazeteci ve 8 izleyici yer aldı. 

Duruşmadan önce, TJK-E’nin yaptığı yazılı çağrısı ile duruşma öncesi mahkeme önünde yapılan mitinge ayrıca Uluslararası dayanışma(Solidarität International) ve Mültecilerle dayanışma arkadaş çevresi(Flüchtlingssolidarität Freundeskreis) de katıldılar. BAMF(Federal Mülteci Dairesi)’nin Esra Y. hakkında verdiği mültecilik başvurusunun ret etme kararı protesto edildi. Yapılan konuşmalarla, 2014 yılında Rojava’nın Kobane şehrine DAİŞ ve destekçilerinin yaptığı saldırılarla zulümler dile getirilerek, Türkiye’nin DAİŞ çeteleriyle birlikte Kürt yerleşim alanlarına ve halkına yaptığı gasp, zulüm, katliamlar dile getirildi. Asistan doktor olarak Kobane’ deki yaralıların tıbbi bakımını yapmak isteyen Esra Y.’ın Türkiye’de terörüst örgüt üyeliği ile yargılanması ve Türkiye’de hiç bir tıbbi destek olanağı olmadığından, Almanya’ya sadece tedavi görmek ve yarıda bıraktığı Tıp tahsilini devam etmek için geldiği ve Almanya’nın yaptığı iltica başvurusunu ret etmesinin, Erdoğan sistemiyle benzeşmekten ibaret olduğu sert bir dille anlatıldı.

Duruşmaya katılan Kürt mülteci Esra.Y.,  hakimin sorularına gayet sakin bir dille cevap vererek, niçin o süreçte Kobane’ye gittiğini dile getirdi. ’’Ben Amed- Lice doğumlu bir Kürdüm. Ben daha 3 yaşımdayken gözlerimin önünde Türk askerleri hepimizi dışarı çıkararak, evimizi ateşe verdiler. Ben, Türk devletinin bu yüzünü 3 yaşımdan itibaren görüp, tanıdım, yaşadım. Bütün bu yakma, yıkma, katletme süreçlerinde hastahanelerde tedavi için giden analarımız ve çocuklar Türkçe bilmedikleri için bir de oralarda kötü muamelelere maruz kalıyorlardı. Onun için doktor olup, halkıma hizmet etmek istedim. Bu benim tercihim değil, orada yapılanlara tarafsız kalmamaktandı. Öğrenciyken de defalarca tutuklanıp, işkencelere maruz kaldım. Ayrıca Kobane’ye gitmem de yapılan zulme kadın olarak tarafsız kalmamam ve tıbbi yardımda bulunmak istememdendi. O zaman DAİŞ tarafından insanların başları kesiliyor, kadınlara tecavüz ediliyor, çocuklar katlediliyordu. Ben de o sürede Kobane’ye başlatılan kuşatmada işte bu yaralılara hiç bir ayırım yapmadan yardımcı olmak için gittim ve ben de yapılan saldırıda çok ağır yaralandım. Başımda şarapnel parçaları vardı ve bir gözümü kaybetmiştim. Bu ağır ve yarı baygın halde müdahale edilmesi için Türkiye’ye götürüldüm. Ama orada yaralarıma müdahale etme yerine, beni sedyeyle cezaevine götürdüler…Daha sonra 5 Mart 2015’te yapılan duruşma ile serbest bırakıldım. Daha sonra 2018 de, Ankara’da yapılan mahkeme ile 6 yıl, 3 ay hapis cezası verildi. Ama ben, o zaman buradaydım. Buraya geliş nedenim de, hiç bir tedavi edilme şansımın kalmadığındandır. Ben ülkemi çok seviyorum. Burada  mülteci olarak kalmak değil; tedavi olup, Tıp tahsilimi bitirdiğimde, yine kendi ülkeme dönmek istiyorum’’.

Ret edilen iltica hakkı geri verildi

Daha duruşma başladığı anda, Hakimin, BAMF temsilcisi bay Fischer’a mülteci ret kararındaki 1. ile 2. maddeleri geri çekip, çekmeyeceği konusundaki sorusuna, Fischer’’evet, her iki maddeyi de geri çekiyorum’’ cevabını verdi. Böylelikle, duruşma hakimi, Avukat Roland Meister ve BAMF temsilcisi bay Fischer’in ortak kararı ile Esra Y.’ın ret edilen iltica hakkı geri veridi.

Avukat Roland Meister ise, Kürt özgürlük mücadelesinin yasaklarla terörizme edilmeye çalışıldığını, YPJ-YPG’nin Kürt halkının haklı savunma güçleri olduğunu ve bunun gibi PKK örgütünün de terörist örgütler listesinden çıkarılması gereğini vurguladı. Ayrıca bu konuda çok dava yürüttüğünü ve PKK’nin listeden çıkarılması için gerekli olan bütün hukuksal mücadeleyi vermeye devam edeceğini dile getirdi.

Esra Y.’nın Almanya’ya mülteciliğe başvurması için neler olmuştu?

2014 yılında,Kobanê’ye başlatılan savaşla, İslamist faşist IŞİD’in birlikleri, Türk – Erdoğan rejiminin desteğiyle Suriye’nin Rojava özerk bölgesine saldırdı. Esas darbe Kobanê kantonuna karşı planlandı. Ekim 2014’te IŞİD, Kobane ‘nin ana kasabasını geçici olarak kuşatmayı başardı. Halk ve Kadın Savunma Birlikleri (YPG/YPJ) faşist çetelere karşı cesurca mücadele etti. IŞİD’in acımasız eylemleri ve yoğun bombardımanları nedeniyle savunma güçleri arasında çok sayıda can kaybı yaşandı. Bu süreçte Kobane için Uluslararası geniş bir dayanışma geliştirildi ve tıbbi yardım çağrıları yapıldı.

Genç Kürt doktor adayı Esra Y. bu çağrıya uydu. Büyük topçu ateşi altında mükemmel bir dayanışma başardı. Bu dayanışma sürecinde yine revirden açılan ateş sonucu ciddi şekilde yaralandı ve diğer şeylerin yanı sıra bir gözünü kaybetti. Türkiye’ye götürüldü, baygın ve ağır yaralıydı. Türkiye’de, Türk rejimi kendisini, PKK’nın (Kürdistan İşçi Partisi) bir parçası olarak gördüğü YPJ kadın savunma birimlerine üye olduğunu iddia ederek, hapse attı. Tıbbi tedavisi büyük ölçüde ertelendi  ama geniş – aynı zamanda uluslararası – dayanışma büyüdü. Ankara Ceza Mahkemesi tarafından “terör örgütüne üye olmakla” suçlandı ve uzun hapis cezasına çarptırıldı.

Faşist Türk rejimi ve yargısı için “suç”u Kobane halkına ilk tıbbi yardımı yapmasıydı. Bunu, cani İŞİD milislerine karşı çıkan ve sonunda onları mağlup eden YPG/YPJ özgürlük savaşçıları için de yaptı. Esra Y. Uluslararası tıp kuruluşları tarafından tanındı ve insani çalışmalarından dolayı İstanbul Tabipler Birliği’nden de ödül aldı. Sonunda Almanya’ya gelmeyi başardı ve sığınma başvurusunda bulundu.

Tags: , , ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑