Published on Nisan 21st, 2022
0İşkenceyle gözaltına alınan Devrimci Partililere dava
Geçen yıl İstiklal’de yürüyüş yaparak “devlet-mafya” ilişkilerini teşhir eden Devrimci Partilere yönelik polis saldırısında işkenceyle gözaltına alınanlar hakkında iddianame hazırlandı. IŞİD’e karşı savaşan ölümsüzleri savunanlar “örgüt üyesi” iddiasıyla suçlanıyor.
Çete lideri Sedat Peker’in geçen yıl yaptığı itiraflarla bir kez daha gündem olan “mafya-devlet” ilişkilerine karşı 11 Haziran günü İstiklal’de yürüyüş yapan Devrimci Parti üyelerine yönelik polis saldırısında işkenceyle 11 kişinin gözaltına alınmasına ilişkin iddianame hazırlandı.
İŞKENCEYLE GÖZALTINA ALINDILAR
Yürüyüş sırasında “Evlatları kaybedilen Cumartesi Anneleri’yiz.
Ankara’da, Suruç’ta, Amed’de katledilenlerin aileleriyiz. Barış
Anneleri’yiz. Çeteler tarafından öldürülen gençler, katledilen kadınlar,
kaybedilen Gülistan Doku’yuz. Sömürü çarkı dönsün diye ezdiği
işçileriz. Buradayız” diyen Devrimci Parti üyelerine polis saldırmış,
Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcugül Çubuk’un da aralarında
olduğu 11 kişi işkenceyle gözaltına alınmıştı.
‘ÖRGÜT ÜYELİĞİ’ İDDİASIYLA İDDİANAME HAZIRLANDI
“Örgüt üyeliği” iddiası ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 2022/2988
dosya nosu ile hazırlanan iddianame tamamladı. İstanbul 34. ACM’de
görülecek yargılamaya karşı Devimci Partililer 11 Haziran için suç
duyurusunda bulunmuş, ilgili polislerin işkence uygulamaktan
cezalandırılmalarını istemişti. Ancak 1 yıldır suç duyurusu ile ilgili
bir gelişme yaşanmadı. ATK raporlarında saldırıdan kaynaklı somut
“yaralanmalar” olduğu raporlaştırılmıştı.
POLİS İŞKENCESİNE DİRENMEK ‘SUÇ’MUŞ
Cumhuriyet Savcısı Egemen Savun tarafından hazırlanan iddianamede
Devrimci Parti’nin IŞİD çetelerine karşı savaşarak Rojava’da
yaşamalarını yitiren Türkiyeli devrimcileri sahiplenici açıklamaları
nedeniyle “yasa dışı sol örgütlerle” bağı olduğu ve Devrimci Parti’ye
üye olmanın da bu örgütlere üye olmakla eşdeğer olduğu biçiminde
hazırlanan iddianamede yargılanan Devrimci Parti’lilerin “yasa dışı
örgüt üyeliği” ile cezalandırılmalarını ayrıca polis işkencesine
direnmelerini de “polise görevini yaptırmamak” için cebir kullanılması
olarak ek ceza gerektirdiğini talep etti.
DEVRİM ŞEHİTLERİNİN HABERİNİ YAPMAK ‘SUÇ’ OLARAK YER ALDI
İddianamede devrimciparti.org, gazetemiz Umut ve Etkin Haber Ajansı
(ETHA) ile kapanan sosyalistdemokrasipartisi.org siteleri IŞİD’e karşı
savaşan Aziz Güler ve Bedrettin Akdeniz gibi devrimcileri sahiplenici
siteler olarak yer aldı. Ayrıca savcılık tarafından Gezi eylemleri
döneminde Hatay Armutlu’da gerçekleşen gösteriler için “Yaşasın Armutlu
Direnişimiz” ifadesini örgüt üyeliğine delil olarak nitelendirildi.
ÇUBUK: BURADAYIZ, SÖMÜRÜ DÜZENİNİ KALDIRACAĞIZ
Umut Gazetesi’ne konuşan Devrimci Parti Genel Başkan Yardımcısı Burcugül Çubuk “11 Haziran günü biz sömürü düzenini yıkacağız diyerek sokağa çıktık. Yargı bunu cezalandırmak istiyor. Bu dava aslında ‘sömürü düzenini yıktırmam, koruyacağım’ anlamına gelir. İddianamenin tamamı eylemimizin içeriğinden, o gün yaşananlardan, pankartımızdan bağımsız işlemektedir. İddianamede esasında cezalandırılmak istenen IŞİD’i yenen devrimcilerdir. IŞİD’in yenilgisine katkı veren Türkiyeli devrimcileri suçlu ilan etmektir. Tıpkı döneminde Mahir Çayan’lara, Deniz Gezmiş’lere, İbrahim Kaypakkaya’lara yaptıkları gibi onların ideallerini, isimlerini Türkiyeli emekçilerin, yoksulların hafızasından silme çabasıdır. Bu nedenle o devrimcilerin bir kısmının naaşının ülkeye getirilip defnedilmesine bile izin verilmedi. Ancak yanıldıkları şudur; İktidar IŞİD barbarlığına destek olurken, bu ülkenin devrimcileri IŞID zülmune karşı savaşta Kürt, Türkmen, Arap, Türk, Ezidi halklarının kalbine gömüldü. 11 Haziran’ın yıldönümünde o gün Taksim’de de söyledik, bugün yine söylüyoruz; Buradayız, bu sömürü düzenini ortadan kaldırmadan durmayacağız” dedi.
(Etha)