Published on Ağustos 11th, 2020
0DİSK-AR: Covid-19 nedeniyle işsizlik ve iş kaybı 17,2 milyona yükseldi
TÜİK’in açıkladığı resmi işsizlik verilerinin gerçeği yansıtmadığını belirten DİSK-AR; Covid-19 etkisiyle revize edilmiş geniş tanımlı işsiz sayısı ve iş kaybı Mayıs 2020’de 17,2 milyona yükseldiğini belirtti. DİSK-AR, revize edilmiş geniş tanımlı işsizlik ve iş kaybı oranını yüzde 50 olarak hesapladı. Rapora göre; kadın işgücü yüzde 12, kadın istihdamı yüzde 10,5 azaldı.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), İşsizlik ve İstihdam Görünümü Raporunu açıkladı.
TÜİK VERİLERİ COVID-19’UN YARATTIĞI DEPREMİ YANSITMIYOR
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Mayıs 2020 Hanehalkı İşgücü Araştırması
(HİA) sonuçlarını açıkladı. Mayıs 2020 HİA sonuçları Covid-19 dönemini
(Nisan-Mayıs-Haziran) kapsaması açısından son derece önemli. Bu veriler
salgının en yoğun geçtiği döneme ait. TÜİK’e göre işsizlik oranı 0,1
puan artarak yüzde 12,9 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye genelinde işsiz
sayısı 2020 Mayıs döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 331 bin kişi
azalarak 3 milyon 826 bin kişi oldu. TÜİK açıkladığı dar tanımlı
işsizlik oranı ve işsiz sayısı ile Covid-19’un yarattığı depremi
yansıtmaktan oldukça uzak.
DİSK-AR raporuna göre; TÜİK’in Mayıs 2020 dönemine ait sonuçlarında yer alan dar tanımlı (resmî) işsizlik oranı ve işsiz sayısı Covid-19 döneminde yaşanan istihdam ve iş kaybını yansıtmayan ve tamamen TÜİK’in işsizlik hesaplama tekniğinin yetersizliğinden kaynaklanan yapay bir sonuç olduğu belirtildi.
MİLYONLARCA İŞÇİ ÇALIŞMAMASINA RAĞMEN ÇALIŞIYOR GÖSTERİLİYOR
TÜİK’in işsizlik hesaplama tekniği Covid-19 gibi bir salgın döneminin
etkilerini yansıtmaktan uzak olduğu vurgulanan raporda, “TÜİK Covid-19
döneminde soru setinde gerekli değişiklikleri yapmamıştır. TÜİK, sadece
araştırmanın yapıldığı referans haftasından geriye doğru 4 hafta içinde
iş arayanları işsiz sayıyor. Oysa Covid-19 döneminde işten çıkarma
yerine yaygın olarak kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin ödeneği
uygulanması nedeniyle milyonlarca işçi çalışmadığı halde istihdamda
gözükmektedir. TÜİK’in yöntemine göre, kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz
izin ödeneği alan işçiler iş aramadıkları için işsiz sayılmıyor. Bugüne
kadar 3,5 milyon işçi kısa çalışma ödeneği ve 1,8 milyon işçi de
ücretsiz izin ödeneği (nakdi ücret desteği) aldı. İŞKUR bu kişileri
işsiz saymadı” denildi.
DİSK-AR, kısa çalışma ödeneği alamayan, kayıt dışı veya kendi hesabına çalışıp işsiz kalanların önemli bir bölümünün ise Covid-19 nedeniyle iş arama eğiliminde olmadığından işgücü piyasası dışına çıktığı ve onlarında işsiz sayılmadığına dikkat çekildi.
İSTİHDAMDA BÜYÜK DARALMA DEVAM EDİYOR
TÜİK verilerinin detaylarına bakıldığında Türkiye tarihinin en büyük
istihdam daralması ve iş kaybının yaşandığı görülmektedir. TÜİK
verilerine göre işgücü son bir yılda 2 milyon 742 bin azalarak 32 milyon
426 binden 29 milyon 684 bine geriledi. İstihdam Mayıs 2019-Mayıs 2020
arasında 2 milyon 411 bin azalarak 28 milyon 269 binden 25 milyon 858
bine düştü. Mayıs 2019’da 26 milyon 961 bin olan istihdam içinde olup
işbaşında olanların sayısı 6 milyon 474 bin kişi azalarak 20 milyon 487
bin oldu. İşbaşında olmayanların sayısı ise son bir yılda 4 milyon 63
bin kişi artarak 1 milyon 308 binden 5 milyon 371 bine yükseldi.
DİSK-AR raporuna göre; TÜİK tarafından açıklanan dar tanımlı işsizlik istidamdaki daralmayı ve işbaşında olmama nedeniyle yaşanan iş kaybını ifade etmediği vurgulandı.
TÜİK HİA Mayıs 2020 verilerini ILO tarafından da kullanılan eşdeğer tam zamanlı istihdam kaybı yönetimini kullanarak yeniden hesaplayan DİSK-AR, Covid-19 döneminde yaşanan iş kaybını, diğer bir ifadeyle geniş tanımlı işsizliği yeniden hesapladığını ve bunu da revize geniş tanımlı işsizlik olarak ifade ettiklerinin altını çizdi.
REVİZE EDİLMİŞ GENİŞ TANIMLI İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 50
DİSK-AR, ILO metodolojisinden yararlanarak yaptığı hesaplamaya göre;
Covid-19 nedeniyle meydana gelen eşdeğer iş kaybı 8,6 milyon olarak
gerçekleşti. Mayıs 2020’ye göre revize edilmiş geniş tanımlı işsiz
sayısı (tam zamanlı istihdam kaybı dahil) Mayıs 2019’a göre 7 milyon 123
bin artarak 17 milyon 237 bine yükseldi. 34 milyon 508 bin olarak
hesaplanan geniş işgücüne göre revize edilmiş geniş tanımlı işsizlik
(istihdam kaybı dahil) oranı ise yüzde 50 olarak hesaplandı.
İŞGÜCÜNE KATILIM ORANINDA BÜYÜK DÜŞÜŞ YAŞANDI
DİSK-AR İişsizlik ve İstihdam Görünümü Raporu’nun ayrıntıları şöyle:
“Son bir yılda toplam işgücü 2 milyon 742 bin azalarak 32 milyon 426
binden 29 milyon 684 bine geriledi. İşgücüne katılım oranında büyük
düşüş yaşandı. Yüzde 52,9 olan işgücüne katılma oranı son bir yılda 5,3
puan gerileyerek yüzde 47,6’ya düştü.
KADIN İŞGÜCÜ BİR YILDA 1 MİLYON 307 BİN KİŞİ AZALDI
“Kadın işgücü son bir yılda 1 milyon 307 bin kişi azalarak 9 milyon 378
bin ve erkek işgücü ise 1 milyon 430 bin azalarak 20 milyon 306 bine
geriledi. Böylece son bir yılda toplam işgücü yüzde 8,5, erkek işgücü
yüzde 6,6 ve kadın işgücü yüzde 12,2 azaldı.
İŞBAŞINDA OLANLARIN SAYISI BİR YILDA 6 MİLYON 474 BİR AZALDI
“Ücretsiz izin uygulamalarının başlamasıyla beklendiği üzere işbaşında
olanların sayısında ciddi düşüşler meydana geldi. İşbaşında olanların
sayısı son bir yılda 6 milyon 474 bin azaldı. Mayıs 2019’da 26 milyon
961 bin olan işbaşında olanların sayısı Mayıs 2020’de 20 milyon 487 bine
geriledi. İşbaşında olanların toplam sayısı son bir yılda yüzde 24,
erkeklerin sayısı yüzde 20,6 ve kadınların sayısı yüzde 27 azaldı.
“Kısa çalışmanın ve ücretsiz izin uygulamalarının yaygınlaşmasıyla birlikte çalışma saatlerinde de bir düşüş meydana geldi. Mayıs 2019’da 44,5 saat olan işbaşında olanların haftalık ortalama çalışma süresi, Mayıs 2020’de 39,7’e geriledi. Son bir yılda haftalık fiili çalışılan ortalama süre toplamda yüzde 10,8, erkeklerde yüzde 11,7 ve kadınlarda yüzde 9,6 oranında düştü.
“İşgücüne dahil olmayanlar kategorisinde olan iş aramayıp çalışmaya hazır olanların ve ümitsizlerin sayısında patlama yaşandı. İş aramayıp çalışmaya hazır olanlar son bir yılda 1 milyon 618 bin artarken, ümitsizlerde 800 bin kişilik bir artış yaşandı.
DİSK-AR tarafından düzenli olarak hesaplanan ve İşsizlik ve İstihdamın Görünümü raporlarında yer alan geniş̧ tanımlı işsizlik metoduna göre Mayıs 2019’da yüzde 19,8 olan geniş̧ tanımlı toplam işsizlik oranı Mayıs 2020’de yüzde 29,3’e yükselmiştir. Erkeklerde Mayıs 2019’da yüzde 16,3 olan geniş̧ tanımlı işsizlik oranı yüzde 26,4’e ve kadınlarda ise Mayıs 2019’da yüzde 26,2 olan geniş̧ tanımlı işsizlik oranı yüzde 34,9’a yükselmiştir.
GENİŞ TANIMLI İŞSİZLİK ARTIŞININ EN ÖNEMLİ NEDENİ ÜMİTSİZ İŞSİZLER
“Geniş̧ tanımlı işsizliğin artışının en önemli nedeni ümidini yitiren
işsizler ile ve iş aramayıp çalışmaya hazır olanların sayısında
Covid-19 döneminde meydana gelen artıştır. Geniş̧ tanımlı işsizlik
hesaplamasında dikkat çeken bir başka nokta ise zamana bağlı eksik
istihdamdaki kadınların artışıdır. Son bir yılda zamana bağlı eksik
istihdam edilen erkekler yüzde 324,9 artmışken kadınlar yüzde 377,6
oranında artmıştır.
“Mayıs 2020’de dar tanımlı toplam işsiz sayısı TÜİK tarafından toplamda 3 milyon 826 bin, kadınlarda 1 milyon 244 bin ve erkeklerde 2 milyon 582 bin olarak açıklanmıştır. DİSK-AR tarafından hesaplanan geniş tanımlı işsiz sayısı Mayıs 2020’de toplamda 10 milyon 114 bin, kadınlarda 4 milyon 143 bin ve erkeklerde 5 milyon 973 bin olarak hesaplandı. Covid-19 etkisiyle revize geniş tanımlı işsizlik ise Mayıs 2020’de toplamda 17 milyon 237 bin, kadınlarda 6 milyon 324 bin ve erkeklerde 10 milyon 630 bin olarak gerçekleşti. Böylece Mayıs 2019 ve 2020 arasındaki bir yıllık dönemde Covid-19 etkisiyle geniş tanımlı işsizlik artışı genelde 7,1, kadınlarda 2,2 ve erkeklerde 4,7 milyon oldu
İSTİHDAM BİR YILDA 2 MİLYON 411 BİR KİŞİ AZALDI
“Bilindiği gibi 2018 krizi nedeniyle Türkiye ekonomisi uzun bir süredir
istihdam yaratma kapasitesini kaybetmiş durumdaydı. Covid-19’un
etkisiyle istihdam kaybı hızlandı. Mayıs 2019’da 28 milyon 269 bin olan
toplam istihdam son bir yılda 2 milyon 411 bin kişi azalarak 25 milyon
858 bine gerileyerek yüzde 8,5 azaldı.
KADIN İŞGÜCÜ VE İSTİHDAM HIZLA DÜŞÜYOR
“Bütün veriler kadın işgücünün erkeklere göre Covid-19’dan daha olumsuz
etkilendiğini gösteriyor. Kadınlar Covid-19 döneminde ücretli
istihdamdan daha fazla çekilmek zorunda kaldılar. Bu durum kadınların ev
içi iş yükünü kuşkusuz çok daha fazla artırdı. Mayıs 2019’da toplam
işgücüne katılma oranı yüzde 52,9 iken Mayıs 2020’de bu oran yüzde
47,6’ya düştü. Mayıs 2019’da yüzde 71,7 olan erkeklerin işgücüne katılma
oranı Mayıs 2020’de yüzde 65,8’e ve Mayıs 2019’da yüzde 34,4 olan
kadınların işgücüne katılma oranı ise Mayıs 2020’de yüzde 29,7’ye
geriledi. Toplam işgücü son bir yılda yüzde 8,5 azalmışken kadın işgücü
sayısı yüzde 12,2 ve erkek işgücü oranı yüzde 6,6 oranında azaldı.
“Mayıs 2019’da toplam istihdam oranı yüzde 46,1 iken Mayıs 2020’de bu oran yüzde 41,4’e geriledi. Mayıs 2019’da yüzde 63,3 olan erkeklerin istihdam oranı Mayıs 2020’de yüzde 57,4’e ve Mayıs 2019’da yüzde 29,3 olan kadınların istihdam oranı ise Mayıs 2020’de yüzde 25,8’e geriledi. Toplam istihdam son bir yılda 4,7 puan azalmışken kadınlarda 3,5 puan ve erkeklerde 5,9 puan azalmıştır. Böylece erkeklere göre oldukça düşük olan kadınların işgücüne katılım ve istihdam oranları daha da gerilemiş̧ oldu.
İŞBAŞINDA OLANLAR SON BİR YILDA 6,4 MİLYON AZALDI
“TÜİK’in işbaşında olanlara ilişkin verisi istihdamda olup referans
döneminde en az bir saat çalışmış olanları kapsamaktadır. İstihdamda
olup işbaşında olanların sayısında salgının etkisiyle Mayıs 2020’de
ciddi bir düşüş yaşandı. Mayıs 2019’da 26 milyon 961 bin kişi işbaşında
iken, Mayıs 2020’de bu sayı 6 milyon 474 bin kişi azalarak 20 milyon 487
bine geriledi. İşbaşında olmayanların sayısı bir yılda 4 milyon 63 bin
kişi arttı. İstihdamda olup işbaşında olmayanlar özellikle kısa çalışma
ödeneği ve ücretsiz izin kullandırılan işçilerin durumunu göstermesi
açısından önemlidir. İşbaşında olanların sayısındaki azalmayı ILO’nun
kullandığı tam zamanlı eşdeğer iş kaybı hesaplamasında dikkate aldık.
HAFTALIM ORTALAMA ÇALIŞMA SÜRESİ BİR YILDA 4,8 SAAT AZALDI
“Covid-19 nedeniyle işlerin durmasıyla ve kısa çalışmaya geçilmesiyle
birlikte çalışma saatlerinde de düşüş görüldü. Mayıs 2019’da haftalık
ortalama 44,5 olan çalışma süresi Mayıs 2020’de 39,7’e geriledi. Son bir
yılda haftalık ortalama çalışma süresi 4,8 saat azaldı. Böylece son bir
yılda ortalama haftalık fiili çalışma süresi yüzde 10,8 oranında
azalmış oldu. TÜİK tarafından yayımlanan dar tanımlı işsizlik oranları
ne işbaşında olmayanları ne de çalışma saatlerinde meydana gelen düşüşü
dikkate alıyor. Haftalık ortalama çalışılan sürenin yarattığı istihdam
kaybını tam zamanlı eşdeğer iş kaybında dikkate aldık.
ÜMİTSİZ İŞÇİ SAYISINDA PATLAMA
“İşgücüne dahil olmama nedenleri kategorisinde yer alan ve son
dönemlerde artış eğiliminde olan ümitsiz işsizler ve iş aramayıp
çalışmaya hazır olanların (diğer) sayısı Covid-19 nedeniyle artmaya
devam ediyor. Son bir yılda ümitsizlerin sayısı 800 bin kişi artarak 1
milyon 358 bine ulaştı. İş aramayıp çalışmaya hazır olanlar ise 1 milyon
618 bin kişi artışla 3 milyon 354 bine yükseldi (Tablo 1, Grafik 7). Bu
durum iş arama eğiliminin azalmasına işaret etmektedir. Dar tanımlı
işsizliğin düşük görünmesinin önemli nedenlerinden biri işsizlerin iş
bulamayacaklarını veya iş olmadığını düşünerek iş arama eğiliminde
olmamalarıdır. Ümitsiz işsizler ve iş aramayıp çalışmaya hazır olanlara
ilişkin yöntemsel açıklama raporun ekinde yer almaktadır.”
İŞSİZLİKLE MÜCADELE ÖNERİLERİ
DİSK-AR işsizlik ve İstihdam Görünümü Raporu’nda işsizlikle mücadele için şu önerileri yaptı:
■ İşten çıkarmalar Covid-19 süresince kesin olarak yasaklanmalı.
■ İşsizlik sigortasından yararlanma koşulları ve ödenek miktarı iyileştirilmelidir.
■ Covid-19 koşullarında işsizlik ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanmada ön koşul aranmamalıdır.
■ İşsizlik Sigortası Fonu’nun amaç dışı kullanımına son verilmelidir.
■ “Herkesin çalışması için, herkesin
daha az çalışması” ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir
kaybı olmaksızın 37,5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270
saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.
■ İstihdam artışlarında kamunun payı
dikkate değerdir. Kamu istihdamının artırılması, kamuda eğreti ve
güvencesiz çalışma biçimleri yerine, kadrolu ve güvenceli istihdam
artışının sağlanması yaşamsal önemdedir. Kamu girişimciliği ve
hizmetleri istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınmalı ve kamuda
personel açığı derhal kapatılmalıdır.
■ İş başında eğitim adı altında
çırak, stajyer, kursiyerlerin ve bursiyerlerin ucuz işgücü deposu olarak
kullanılması uygulamasına son verilmelidir.
■ Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir ay ücretli yıllık izin hakkı tanınmalıdır.
■ Güvencesiz çalışma biçimlerine son
verilmeli, tüm taşeron işçilere kadro verilmelidir. Kamu taşeron
işçileri kamu işçisi olarak kadroya alınmalıdır.
■ Uluslararası Çalışma Örgütü’nün
(ILO) “insana yaraşır iş” yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve
nitelikli işler sağlanmalıdır.
■ Sendikal hak ve özgürlüklerin
kullanımı güvence altına alınmalı, sendikal barajlar kaldırılmalı,
herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal
düzenlemeler yapılmalıdır.
■ Toplum yararına çalışma programları kapsamında çalıştırılanlar daimî işçi statüsüne geçirilmelidir.
■ Kadın istihdamının artırılması ve
işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi
uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım hizmetleri devletin gereken
nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının
üzerinden alınmalıdır.