Published on Şubat 2nd, 2022
0Dede: Deniz Poyraz davasının kaçırılmasına izin vermeyelim
Deniz’i katleden faşist Onur Gencer’in talebi üzerine mahkemenin Kayseri’ye taşınma girişimine ilişkin açıklama yapan HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Dede, “Deniz Poyraz davasının İzmir’den kaçırılmasına hep birlikte müsaade etmeyelim” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede, parti Genel Merkezi’nde basın toplantı düzenledi. Dede, partilerinin İzmir İl Örgütü’ne yönelik 17 Haziran 2021’de faşist Onur Gencer tarafından gerçekleştirilen saldırıda katledilen Deniz Poyraz davasına dair açıklama yaptı. Partilerine yönelik saldırı davasında yaşanan gelişmeler üzerine konuşan Dede, “Katliamın gerçekleştiği günden itibaren İzmir Valiliği’nin, İzmir’deki kolluk güçlerini ve soruşturmayı yürüten savcının ciddi ihmallerinin olduğu ve olayın bütün gerçekliğiyle açığa çıkması için değil, gerçekliği örtmek için çaba içinde olduğunu ifade etmiştik. İki gün önce dosyaya giren bir yazışmadan Deniz Poyraz davasının şimdi de katilin talebi doğrultusunda İzmir’den alınarak Kayseri’ye taşınmasına dönük bir girişim olduğunu öğrenmiş olduk” dedi.
‘CEZASIZLIK POLİTİKASININ BİR ARGÜMANI’
Faşist Onur Gencer’in bu talebinin iki yönüne dikkat çeken Dede,
“Prosedür olarak katil can güvenliği ile ilgili bir tehlike görüyorsa,
İzmir Valiliği’ne ya da savcılığa başvurabilecekken, mahkeme aracılığı
ile talebini iletilecek iken, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na
(CİMER) talebini iletmiş. Bunun üzerine CİMER, Adalet Bakanlığı’nı
harekete geçirmiş ve Adalet Bakanlığı da İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı
ve valilikten davanın görülmesi ile alakalı, katilin can güvenliği ve
davanın selameten yürütülmesi konusunda görüş istemiştir. Çok yakında
tarihten bildiğimiz örnekler var. Toplumsal davalar, ırkçı katliamlarda,
siyasi davalarda davalar başka illerde görüldü. Toplumsal davalarda,
siyasi cinayetlerde, ırkçı katliamlarda, siyasi davalarda davalar
cinayetin gerçekleştiği yerlerden alınarak, başka illerde görüldü. Bu
tür davalarda cezasızlık politikasının bir argümanı olarak davayı başka
illere kaçırma girişimleri görüldü” diye belirtti.
‘KATİLİN ARKASINDAKİ GÜÇLERİN İŞİ’
Gezi Direnişi eylemlerinde katledilen Ali İsmail Korkmaz ve katledilen
Uğur Kaymaz davalarını hatırlatan Dede, şunları söyledi: “Ali İsmail
Korkmaz Eskişehir’de katledildi ama dava Kayseri’ye taşındı, sonuçta
polis memuruna 7 aylık ceza verildi. Uğur Kaymaz davası Mardin’de
görülmesi gerekirken, Eskişehir’e taşındı ve polisler beraat etti. Bir
kez daha altını çizmek istiyoruz, Deniz Poyraz davasının başka bir yere
taşınmak istenmesinin katilin arkasındaki güçlerin bir bütünün bu siyasi
cinayetin gerçekliğinin ortaya çıkmasını engelleme girişimidir.
‘KATİLİN CAN GÜVENLİĞİNİ TEHDİT EDECEK BİR ŞEY YAŞANMADI’
Yargılamanın birinci ve ikinci duruşmasında katilin can güvenliğini
tehdit edecek ya da yargılamayı engelleyecek bir olay yaşanmış değil.
Elbette katilin tahrik eden tavır ve söylemleri acısı hala tap taze olan
aile ve bizler açısından elbette bir tepki ile karşılanmıştır. Ancak
mahkeme heyetinin katilin bu lakayt tavırları karşısında tavır almaması
da bu gerginliklerin yaşanmasının bir diğer sebebi olmuştur. Yargılama
sırasında salonun kapasitesinden kaynaklı katılanların yüzde 80’i
avukattır, avukatların bulunduğu bir ortamda yargılamanın etkileneceğini
ya da avukatların adil bir yargılama gerçekleşmesinin önüne geçeceğini
iddia etmek kabul edilebilir değil.
Aile, avukatlar, partimiz, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri bu davada maddi gerçeğin ortaya çıkmasında başka bir arzusu, emeli bulunmamaktadır. Adil yargılamanın koşullarından biri aleniyet ilkesidir. Aleniyet ilkesinin sebebi de toplumun yargılamayı takip etmesi adil yargılama yürütülüp yürütülmediğinin bilincinde olabilmesi demektir. Davanın İzmir’den alınıp toplumdan kaçırılması aleniyet ilkesinin boşa düşürülmesi demektir.
‘DENİZ POYRAZ DAVASI KAÇIRILMAK İSTENİYOR’
İzmir’de yaşayan aile, saldırıdan dolayı mağdur müşteki arkadaşlarımız ve avukatların ve onları sahiplenin sivil toplum temsilcilerinin ve siyasi parti temsilcilerinin İzmir dışında davanın görülmesi durumunda davayı takip edemeyecekleri düşünerek, bu talepte bulundu katil. Bu konuda hem hukuki girişimlerimizi sürdüreceğiz ve hem de toplumsal olarak gereken tüm çabayı sarf edeceğiz. İlk günden bizimle yürüyen ve dayanışmasını eksik etmeyen barolara, sivil siyasi parti ve sivil toplum örgütlerine çağrımızdır, Deniz Poyraz davasının İzmir’den kaçırılmasına hep birlikte müsaade etmeyelim.”
(ETHA)