İnsan Hakları

Published on Ocak 29th, 2022

0

Cumartesi Anneleri 879. haftasında: Umut ve dirençle mücadele edeceğiz

879. hafta açıklamasında bir kez daha iktidarı uyaran Cumartesi Anneleri, ne kayıpları aramaktan ne de kayıplarla buluşma mekanı olan Galatasaray’dan vazgeçeceklerini kaydetti. Bu hafta 27 yıl önce kaybedilen Ayşenur Şimşek dosyasını kamuoyuna hatırlatan kayıp yakınları, “Umut ve  dirençle mücadeleye devam edeceğiz” dedi. 

Gözaltında kaybedilen sevdiklerinin akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için yıllardır mücadele eden Cumartesi Anneleri 879. hafta eylemlerinde 27 yıldır çözümsüz bırakılan Ayşenur Şimşek dosyasını bir kez daha kamuoyuna hatırlattı.

879 haftadır toplumu ayakta tutacak olan ortak adalet duygusunun sağlanabilmesinin ancak herkesin hukuk düzeni içinde özgürce var olabildiği, taleplerini özgürce gündeme getirdiği bir Türkiye ile mümkün olduğunu dile getiren kayıp yakınları, bu haftada toplumun sorunlarını demokratik yöntemlerle çözmek yerine “rejim krizine” dönüştüren çözümsüzlük ikliminde; adalet, hukukun üstünlüğü ve demokrasi talebinde ısrar etti.

ŞİMŞEK: AYŞENUR DEVRİMCİYDİ
Covid-19 salgını nedeniyle 879. açıklamasını da online yapılan açıklamada, Yıllardır kardeşi Ayşenur’u arayan Fatma Şimşek söz aldı. “Ayşenur bir devrimciydi, toplum içinde gördüğü haksızlıkları, eşitsizliği ve adaletsizliğe duyarsız kalmamış. Katkıda bulunmak için örgütlü mücadeleye katılmıştı” diyen Şimşek, gözaltında kaybedilenlerin katledilme emrinin devlet tarafından verildiğinin altını çizdi.

Şimşek, “Asıl suçlu olan devletten mi bekliyoruz bu katil çetelerini cezalandırmasını” diye sordu. Mahkemelerin failleri akladığını söyleyen Şimşek, halkların bu kişilerin suratına “katilsiniz” diye haykırmaya devam edeceğini kaydetti. Umut ve dirençle mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

‘NASIL KATLEDİLDİĞİNİ ÖĞRENMEYE HAKKIMIZ VAR’
Ayşenur gözaltına alındığında yeğeni henüz bebekti. Cumartesi Anneleri 879. haftanın basın metnini gözaltında kaybedilen teyzesi için adalet mücadelesi yürüten Ayşenur Demirok okudu. İktidara ve yargı makamlarına seslenen Demirok, “İnkar ve cezasızlık politikalarına son verin. Ayşenur Şimşek’in kimler tarafından, kimlerin aldığı kararlar kapsamında, nasıl kaybedildiğini, nasıl katledildiğini öğrenmeye hakkımız var. Bu insanlığa karşı suçun tüm fail ve sorumlularını açığa çıkarma ve cezalandırma görevinizi yerine getirin” diye uyardı.

Demirok, kaç yıl geçerse geçsin Ayşenur Şimşek ve tüm kayıplar için adalet istemekten, devletin evrensel hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan ve kendilerine 180  haftadır yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekanı olan Galatasaray’dan vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

NE OLMUŞTU?
27 yaşındaki Ayşenur Şimşek Ankara’da yaşıyordu. 1990 yılında Hacettepe Eczacılık Fakültesi’nden mezun olduktan sonra eczacı olarak çalışmaya başladı. 1991 yılından itibaren de sağlık emekçilerinin örgütlenmesi çalışmalarının içinde yer aldı ve Sağlık-Sen Ankara Şubesi Kurucu Başkanı oldu.

Yürüttüğü çalışmalar sırasında iki kez gözaltına alındı, ağır işkence gördü. Ailesini defalarca telefonla arayan kişiler “Bu işleri bırakmazsa sonu kötü olur” diye tehdit etti. Hakkında yakalama kararı çıkarılan Ayşenur Şimşek’in karakola çağrılan babasına “kızınız teslim olsun yoksa onun için hiç iyi olmaz” denildi. Bu yüzden eve gelemeyen Ayşenur, ailesi ile düzenli olarak haberleşmeyi sürdürdü. 24 Ocak 1995 tarihinden sonra Ayşenur ile  bağlantı kesildi.

Bunun üzerine emniyete, savcılığa ve İçişleri Bakanlığı’na başvuran aileye “Kızınız gözaltına alınmamıştır” denildi. Tüm yasal girişimleri sonuçsuz kalan aile, 21 Mart 1995 tarihinde yaptıkları basın açıklaması ile arama kampanyası başlattıklarını duyurdu. Kampanya devam ederken Milliyet Gazetesi’nde bir haber yayınlandı. Kırıkkale Yolu üzerinde bulunan genç bir kadının cansız bedeninden söz eden bu haber üzerine Ayşenur’un izine ulaşıldı.

79 gün boyunca devletin ilgili tüm kurumlarına başvurmasına rağmen sonuç alamayan aile, kızlarının üç hafta boyunca morgda bekletildikten sonra “kimliği meçhul kişi” olarak Kırıkkale Kimsesizler  Mezarlığı’na defnedildiğini öğrendi.

Bu güne kadar Ayşenur Şimşek’in gözaltında kaybedilmesi ve işkenceyle öldürülmesi ile ilgili etkin bir soruşturma yürütülmedi. Bu insanlığa karşı suçun failleri 27 yıldır cezasızlık zırhıyla korundu.

(avegkon)

Tags: , , ,


About the Author



Comments are closed.

Back to Top ↑