Kadın

Published on Mart 21st, 2021

0

AABF: Şeriat istedi, kadın hakları yok sayıldı

Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) tarafından yapılan açıklamayla, İstanbul Sözleşmesi’nin fesih kararı protesto edildi.

Avrupa Demokrat Haber Merkezi

AABF’nin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi”nin Fesih Kararına Dair Basın Açıklaması.

ŞERİAT İSTEDİ, KADIN HAKLARI YOK SAYILDI

AKP-MHP iktidarının “İnsan Hakları Eylem Planı”nı açıkladığı günden itibaren, insan haklarına ve insanlık onuruna yönelik sistematik saldırıları sürdüğünü ve devam edeceğini kaygıyla izliyoruz. Fakat AABF olarak AKP-MHP iktidarının hedefinden şeriat anlayışını hakim kılmak, evrensel hukuku hiçe saymak için, sadece dinci ve etnik millyetçi kesimi mutlu etmek istediğini biliyoruz.

Türkiye bugün yeni bir güne, Saray rejimin kadın haklarına yönelik yeni bir saldırısı ve hak gaspıyla uyanmasını bu anlayıştan bağımsız görmüyoruz. TBMM’de tüm partilerin “EVET” oylarıyla kabul edilen “İstanbul Sözleşmesi”nden çekilmesine dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınlamıştır. Bu talebin siyasal islamcı, şeriatçı ve hilafet talebi olan kesimi mutlu etmek, laik ve evrensel hukuk yerine şeriat anlayışını hakim kılmaya yönelik olduğunu biliyoruz.

Saray meclis iradesini yok sayarak, kadınları koruyan sözleşmeyi yok saydı. Oysa İstanbul sözleşmesi, kadına yönelik şiddeti insan hakkı ihlali görüyor ve kadınları koruyordu. Saray rejiminin İstanbul sözleşmesini fesih ederek, kadınlara yönelik şiddeti, cinsel istismarı, tacizi, tecavüzü, zorla evlendirilmeleri, erken evlendirilmeleri ve namus cinayetlerini ve gibi durumların kadınları toplumda ötekileştirilmesini daha da teşvik edeci, dinci, gerici, erkek egemen sistemin üretilemesini tercih etmiştir.

İstanbul Sözleşmesi’ninden Türkiye’nin çıkarılması demek, cinsiyet, cinsel yönelim, cinsel kimlik, yaş, sağlık durumu, engellilik durumu, medeni hal, göçmenlik ve mültecilik gibi durumlarda ayrımcılıkların daha da artmasına yol açacaktır. Bu karar, Türkiye’nin uluslararası toplumlar nazarında, evrensel hukukun dışında, şeriat anlayışına evrildiği algısını güçlendirmiştir.

AKP-MHP iktidarı toplumun yarısını değil, “Sözleşme feshedildi. Hamdolsun” diyen bir avuç “Şeriat ve Hilafet İsteriz” diyen siyasal islamcı, dinci, ırkçı kesimin talebini yerine getirmiştir. Erkek egemen zihniyetin, dinci gericiliğin kadınlar üzerindeki tahakkümünü daha da artırmaya ve kadınları da korumasız kılmayı hedefleyen bu kararname ile, kadınlar evlerinde, sokaklarda, isyerlerinde, ve kamusal alanda şiddetin, tecavüzün ve ölümün hedefine konulmuştur.

AKP-MHP iktidarının “İnsan Hakları Eylem Planı”nı esasen, hukuka, insan haklarına, insanlık onuruna, demokrasiye, özgürlüklere ve laikliğe karşı bir eylem planıdır. Çünkü kadın haklarını, evrensel hukuk, demokrasi, eşitlik, özgürlük ve adalet ile değil, şeriata atıfta bulunarak; “Geleneksel toplumsal dokumuzu da muhafaza ederek daha ileri noktalara taşımak azmindeyiz. Bu yüce gaye için başkalarını taklit etmeye gerek yoktur” denilmektedir.

Türk İslam Sentezci bu gerici eylem planına karşı,kadınlar, gençler, emekçiler, tüm ezilen kesimlerin demokrasi, adalet, barış, eşitlik, evrensel hukuk ve laiklik için dayanışma içinde, birleşik mücadeley ile geniş tabanlı bir muhalefet blokonu örgütlemekten başka çözüm yolu yoktur.

ALMANYA ALEVİ BİRLİKLERİ FEDERASYOU

Tags: , ,


About the Author



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Back to Top ↑